- Beslenmenin saç gelişimi üzerinde önemli etkileri bulunmaktadır. Özellikle yoğun diyet sonrası proteinden fakir beslenen kişilerde hızılıca saç dökülmesi ortaya çıkmaktadır. Eskiden daha çok orta yaşta ortaya çıkan erkek tipi saç dökülmesinin günümüzde daha erken yaşlarda 18-20 yaşlarında bile başlayabildiğini gözlemlemekteyiz. Bununla ilgili araştırmalar devam etmekle birlikte beslenme şeklimizin de etkili olabileceği tartışılmaktadır.
- Düşük kalorili diyetler ani saç dökülmelerine (telojen effluvium) ve erkek tipi dökülmeye yol açabilmektedir.
- Civa içeriği zengin balıkalrın tüketimi de saç dökülmesini ve saç kıranı arttırabilmektedir.
- Erkek tipi dökülme: Yapılan araştırmalarda Batı tipi beslenme (fast food ve işkenmiş gıda ve yağların olduğu) tipi düşük lif ve kısa zincirli yağ asitleri içermektedir. Bunlar bağırsaklarımızda bulunan doğal koruyucu özelliği de olan mikrobyota örtüsünü, bakteri yapımını değiştirmekte ve inflamasyona neden olmaktadır. Bu mikrobiyotanın bozulmasının saç gelişimini de olumsuz yönde etkileyebileceği düşünülmektedir.
- İşlenmiş ve paketlenmiş gıdalar kimyasal koruyucu madde, fitalat ve bisfenol gibi oldukça zararlı kimyasallar içermektedir. Fitalat ve bisfenol A (BPA), endüstride çeşitli tüketici ürünlerinin üretiminde yaygın olarak kullanılan hormon bozucu maddele olarak bilinmekte ve hormonal sistemi olumsuz etkilemektedir. Gıda paketlemede, yiyeceklere teması olan materyallerde, kozmetiklerde, oyuncaklarda, çantalarda, ayakkabılarda, ilaçlarda, medikal malzemelerde ve yapı malzemelerinde esneklik vermek amacıyla kullanılan kimyasal maddelerdir. Fitalatlar özellikle plastiğin ısıtılması veya güneşte kalmasıyla gıdaya daha çok karışabilmektedir Obezite, çocuklarda erken ergenlik, erkeklerde kısırlık ve kanser oluşumuna kadar giden çok sayıda bozukluğa neden olabilirler. O nedenle mümkün olduğu kadar saç dökülmesi olan kişilerin de ambalajlı ve hazır gıda tüketiminden kaçınmaları ve plastik ürünlerle yemek yememeleri önerilmektedir.
- Saç dökülmesiyle gıda ilişkisini açıklayacak daha fazla çalışmaya ihtiyaç bulunmaktadır.